Buckin Coffee

Kanada’nın köklerinden ilham alan markamız, 2019 yılında Türkiye’nin zengin kültürel dokusuyla birleşerek eşsiz bir kahve deneyimi yaratma arzusu taşımaya başladı.

İlk fincanımız İzmir’de hazırlandığında, bu sadece bir kahve değildi; geçmişin birikimiyle harmanlanmış, geleceğe heyecanla bakan bir hikayenin başlangıcıydı. Kanada’nın güçlü, zarif ve köklü doğası, Türkiye’nin sıcaklığı ve zenginliğiyle buluştu.

Logomuzda yer alan geyik, bu iki farklı dünyanın uyumunu simgeliyor: Kanada’nın doğallığını ve Türkiye’nin ruhunu. Her bir fincan Buckin kahvesi, işte bu iki dünyanın özenle harmanlanmış tatlarını sunuyor.

 

Kahvenin Yaratılışı – The Creation of Coffee


Bir zamanlar, yüksek dağların eteklerinde, toprağın derinliklerinde saklı bir sır vardı: kahve çekirdeği. Doğanın mucizesi ile hayat bulan bu çekirdek, çiftçilerin özenli ellerinde büyüdü. İlk defa kavrulup zengin aroması etrafa yayıldığında, insanoğlunun ruhuna dokundu. O an, bu küçük çekirdeğin içindeki güç keşfedildi. Tıpkı Adem’in yaratılışında hayat bulan ilk nefes gibi, her kahve çekirdeği doğanın bize sunduğu saf bir hatıradır. Her fincan kahve, yaşamın taptaze bir parçası ve yaratılışın o ilk anını anımsatan bir mucizedir. Buckin, doğanın saflığını ve insanın başlangıçtaki özünü, her yudumda yeniden yaşatır. Kahveyle ruhları bir araya getirir, her fincanda bir hatıra yaratır. İşte bu felsefeyi ilham alarak Buckin her geçen gün daha fazla insanın ruhunu kahve ile bütünleştiriyor.